Merhaba,
Yine kayboldum. Ama yanımda bir nefes, bir dünya ile geri geldim. :)
Bu kayboluş ne güzel kayboluş oldu bana. Kutlu bir hediye gibi. 😇
Bu arada hediye demişken anlık bir şey paylaşmak istiyorum. Şimdi iş yerindeyim anlaşılacağı üzere bu yazıyı da işyerindeyken yazıyorum. Normalde çok yoğun oluyorum. Bilenler bilir ama yılın son iş günü neredeyse tüm işleri toparladık ve rahatladık çok şükür.
Az önce masa telefonum çaldı. Resepsiyondan çağırıyorlar, neyse gittim birde ne göreyim?
Kardeşim ve kız arkadaşından , erken doğum günü hediyesi olarak çok güzel bir çiçek buketi :)
Elim titredi notu açarken ,okurken..Sonrası malum... Sulu gözlü ben :) hiç beklemiyordum gerçekten çok duygulandım.
Sevilmek ne güzel birşey.. Hamdolsun.
Bu yazıyı bugün tamamlayamayabilirim, konu biraz dağıldı çünkü zaten tüm duygularım değişti:)
.......
27.04.2018
Aylar geçmiş ve ben bu yazıyı tamamlayamamışım , çok şaşırtıcı değil mi yaa ? 😝
Yine iş yerindeyim haftanın son günü işlerimi toparlamışım ve tatil moduna geçmişim.
Yani keyfim gıcır.
En başta bu postu yazmamdaki amaç ; hayatımda biri var, mutluyum aa adostlar idi. :) kkkk
,
Eeee aylar geçtiiiii tabi.
Ben bu arada nişanlandım 🙈 (03.03.2018)
ZALIM zaman ne çabuk geçiyor....
Çok şükür ki hayatımda, beni anlayan , seven ve en önemlisi bana sabreden bir eşim var...... (e kolay değil beni çekmek)
( Kalpler ,böcekler, havai fişekler) 🙌
Nihahaaa bulduğum gibi kaptım, kaptığım gibi de aldım...
Benimm ulennn..
Gerçi biraz geç oldu ama, asla güç olmadı :)
***
Ben bu sefer sevgi ile büyüyorum.
Ben Betül'ün bu halini çok seviyorum. ,
İşim çıktı şimdide püff , Yazmaya devam edemeyeceğim ama şimdi ben bu yazıyı kapatırsam anca evlenince tekrar açarım herhalde .. 😄 O nedenle bu şekilde paylaşacağım.
Son olarak sevgi güzel şey.
Sevin.
27 Nisan 2018 Cuma
4 Mart 2017 Cumartesi
J'nin Hikayesi.
Koştu koştu yerdeki çimenler yeşilliğini kaybediyordu artık, çok yorulmuştu kesik kesik soluğu boğazını kurutmuştu. Ah bir bardak su olsaydı ve durup içebilseydi..
Hayal olan bu düşünce saniyesinde zihninden siliniverdi.
Arkasını dönmeye bile vakti yoktu ,daha hızlı koşmalıydı daha hızlı.
yoksa o kadar emeği boşuna gitmiş olacaktı vee artık umudunu kaybetmiş bir ölü gibi yaşamak zorunda kalacaktı.
Belkide gerçekten bu sefer ölecekti.
çoğu kez düşündüğü gibi ölüm onun kurtuluşuda olabilirdi.
Ama yoo ölmemeliydi...
Ama yoo ölmemeliydi...
O , özgür biri olmayı hak ediyordu.
Çünkü bu herkesin hakkıydı.
O kadar az kadı ki sınırı geçmek için sadece 2 dakika daha hızlı koşması gerekiyordu.
Fakat hesaba katmadığı bir şey vardı;
İHANET;
J'yi en başa, o ilk güne, ışık süzmelerinin dahi kendisine ulaşamadan kaybolduğu o pis kokulu mahsene geri göndermişti.
Vücudundaki yaralardan daha derin bir sızı hissediyordu.
Çoğu kez umudunu yitirmişti evet, ama bu sefer gerçekten içinde en ufak bir kırıntı dahi kalmamıştı.
çaresizliği dibine kadar yaşıyordu.
acıyı bastırmanın en güzel yolu eski mutlu olduğu günleri anımsamaktı.
Babasının onu öperek uyuttuğu günleri...
Ona hayranlıkla bakardı, işten eve gelip ceketini asmasını sonra lavaboya gidip ellerini yıkamasını heyecanla seyrederdi.
Bir keresinde annesiyle kek yapmışlardi, kakaonun rengi teninin renginden daha koyuydu, bu nedense komiğine gitmişti çok gülmüştü annesi de sanki ne düşündüğünü anlamış gibi gülümsemeye başlamıştı..
Babası o kadar beğenmişti ki tam 6 dilim yemişti..
'J ' o gün söz vermişti kendi kendine ;ömrünün sonun kadar babası her istediğinde ona kek yapacaktı.....
Sonra ne olmuştu? o keki yedikten sonra ne yapmışlardı ? kahretsin aklına gelmiyordu bir türlü.. sonra oyun mu oynamıştı yoksa uyumaya mı gitmişti ?
Neden hatırlamıyordu?
gerçeğe dönmesi çokta uzun sürmedi, oysa daha çok hayal etmek istiyordu daha cok hatirlmak istiyordu ,ama olmadı.
Kapı yavaş yavaş gıcırdadı içeri biri girdi ,gözleri çok şiş olduğu için kimin geldiğini seçemiyordu.,
Taki, Ren konuşana dek.
Bir bardak su iç, kusura bakma yemek getiremedim.
Beni affet.
'J' nin konuşmaya gücü yoktu. Hem olsaydı da ne demeliydi?
Rene hiç bir zaman nedenini sormadı.....
kaçma teşebbüsünün ardından tam 2 yıl geçmişti.
^^^^^^^^
Sahip o gün çok mutluydu, lanet olası hayatlarında ilk defa o domuz karısı da tebessüm ediyordu.
3 Kasım 2016 Perşembe
Vakit yok
Pek değerli bloğum Merhaba. ..
Bu aralar seni ihmal ediyorum farkındayım fakat artık hiç birşeye vakit bulamıyorum.
İsim çok yoğun ve genelde mesaideyim. :(
Arada yakaladığım boşluklarda ise dinlenmeye harcıyorum.
.
Arkadaşlarimin gazı ile ;
Amannnn calisiriz kazaniriz kızz diyip, girmeye karar verdiģim Araliktaki sinavım ,şu anda beni inanilmaz geriyor.
Her ne kadar haftasonları kursa da gitsem yetersizim.
Ve yumurta kapiya gerçekten dayandi.
Peki ben hazır miyim?
Tabiki hayır.
Peki ben ne yapıyorum ?
Tabiki bilmiyorum.
Kazanamazsam üzülecek miyim ?
Tabiki evet.
Allahım..
İçimden de gelmiyor çalışmak.
Niye böyle oldu ya ?
neyse bu konuşmanın üzerine biraz okuyayım artık demiii.
Sonra cuppa yatakkk.
Em sevdiğim 😊
Hadi iyi geceler...
Sevgilerimle
Bu aralar seni ihmal ediyorum farkındayım fakat artık hiç birşeye vakit bulamıyorum.
İsim çok yoğun ve genelde mesaideyim. :(
Arada yakaladığım boşluklarda ise dinlenmeye harcıyorum.
.
Arkadaşlarimin gazı ile ;
Amannnn calisiriz kazaniriz kızz diyip, girmeye karar verdiģim Araliktaki sinavım ,şu anda beni inanilmaz geriyor.
Her ne kadar haftasonları kursa da gitsem yetersizim.
Ve yumurta kapiya gerçekten dayandi.
Peki ben hazır miyim?
Tabiki hayır.
Peki ben ne yapıyorum ?
Tabiki bilmiyorum.
Kazanamazsam üzülecek miyim ?
Tabiki evet.
Allahım..
İçimden de gelmiyor çalışmak.
Niye böyle oldu ya ?
neyse bu konuşmanın üzerine biraz okuyayım artık demiii.
Sonra cuppa yatakkk.
Em sevdiğim 😊
Hadi iyi geceler...
Sevgilerimle
20 Eylül 2016 Salı
Kedi
Merhaba sığındığım liman!
Mehaba dinginleştiģim orman!
İyi ki varsın.
Uzun zaman önce bir kız varmış.
Bu kız hayal kurmaya bayılırmış.
Bazen asyaya ,bazen gökyüzüne yolculuk yaparımış.
Kedileri köpekleri aslında tüm hayvanları çok severmiş.
Bir gün bi sokak kedisinin boynuna oyun olsun diye taktiği kurdelayi farkinda olmadan fazla sıkıvermiş. Hayvan can havliyle tırmığını geçirivermiş kızın eline.
Kızın canı çok yanmış.
Ağlamış.
Sonra istem dışi gerçekleşen bu olaya çok üzülmüş.
Bilerek yapmamış sonucunda ama yinede uzulmekten de kendini alamamış işte.
Sonuç itibariyle kedinin de kızın da canı yanmış.
İyi geceler.
Bazen olur arada.
Mehaba dinginleştiģim orman!
İyi ki varsın.
Uzun zaman önce bir kız varmış.
Bu kız hayal kurmaya bayılırmış.
Bazen asyaya ,bazen gökyüzüne yolculuk yaparımış.
Kedileri köpekleri aslında tüm hayvanları çok severmiş.
Bir gün bi sokak kedisinin boynuna oyun olsun diye taktiği kurdelayi farkinda olmadan fazla sıkıvermiş. Hayvan can havliyle tırmığını geçirivermiş kızın eline.
Kızın canı çok yanmış.
Ağlamış.
Sonra istem dışi gerçekleşen bu olaya çok üzülmüş.
Bilerek yapmamış sonucunda ama yinede uzulmekten de kendini alamamış işte.
Sonuç itibariyle kedinin de kızın da canı yanmış.
İyi geceler.
Bazen olur arada.
10 Eylül 2016 Cumartesi
İyi geceler
Ben bu aralar ne yapıyorum? Ne haldeyim ?
Ben bu aralar sadece çalışıyorum....
Yaklaşık yarım saat evvel yani saat 01:00 de. Daha yeni geldim evime.
Durum biraz karışık. Yazmaya vakit bulursam eğer bahsedeceğim .
Şu anda uyku beni esir almak üzere ve bir kuş gelip, hadi artik direnme dercesine kanatlarina almak istiyor beni.
Gözlerim bulanık gördüğünden kuşun kanatlarının rengini seçemiyorum.
Beynimde bir ses , hadi bir dosya daha yap. Yetiştirirsin.
Sesi kaybetmeye yardimci dişlerim. Öylesine sıkı sıkı ki.
"Sıfırla bedenini" alarmını devreye sokuyor adeta.
İyi geceler.
Ben bu aralar sadece çalışıyorum....
Yaklaşık yarım saat evvel yani saat 01:00 de. Daha yeni geldim evime.
Durum biraz karışık. Yazmaya vakit bulursam eğer bahsedeceğim .
Şu anda uyku beni esir almak üzere ve bir kuş gelip, hadi artik direnme dercesine kanatlarina almak istiyor beni.
Gözlerim bulanık gördüğünden kuşun kanatlarının rengini seçemiyorum.
Beynimde bir ses , hadi bir dosya daha yap. Yetiştirirsin.
Sesi kaybetmeye yardimci dişlerim. Öylesine sıkı sıkı ki.
"Sıfırla bedenini" alarmını devreye sokuyor adeta.
İyi geceler.
21 Ağustos 2016 Pazar
Çok Üzgünüm
Allahım çok Üzgünüm ne kafamı toparlayabiliyorum nede kelimelerimi.
Ya hergün hergün hiç atlamadam çeşit çeşit kötülükler duyup yaşıyoruz.
Ya lanet olsun gerçekten. Darbesine kahpesine kadinlari yakanlara ,bebeklere tecavüz edenlere Ümranın hayatıni karartanlara düğünleri kana bulayanlaraa. Rararaaaaa
Ya ne olcak nereye gidiyoruz gerçekten beynim durdu. Bu kayitsizlik bize yapışti.
Hayata devam etmeye çalışıyoruz. Mecburuz :(( ise gidiyoruz ,eşe dosta gidiyoruz ,gülüyoruz.
Sanki daha dün bunca kötü şeyler yaşanmamis gibi.
Tepkimizi bile sosyal medyadan verebiliyorz elimizden hiç bişe gelmiyor.
Çok canım acıyor ya.
ışık yok umut yok.
Allahım sana sığınıyorum.
ya haberlere bakmayayim diyorum o çocuğun kanlı suratını, karartılan hayatıni gormeyeyim , annelerin feryadini duymayayım. Diyorum ama olmuyor olmuyor olmuyor.
Yok olsak ya?
Kaldiramiyorum.
Ya hergün hergün hiç atlamadam çeşit çeşit kötülükler duyup yaşıyoruz.
Ya lanet olsun gerçekten. Darbesine kahpesine kadinlari yakanlara ,bebeklere tecavüz edenlere Ümranın hayatıni karartanlara düğünleri kana bulayanlaraa. Rararaaaaa
Ya ne olcak nereye gidiyoruz gerçekten beynim durdu. Bu kayitsizlik bize yapışti.
Hayata devam etmeye çalışıyoruz. Mecburuz :(( ise gidiyoruz ,eşe dosta gidiyoruz ,gülüyoruz.
Sanki daha dün bunca kötü şeyler yaşanmamis gibi.
Tepkimizi bile sosyal medyadan verebiliyorz elimizden hiç bişe gelmiyor.
Çok canım acıyor ya.
ışık yok umut yok.
Allahım sana sığınıyorum.
ya haberlere bakmayayim diyorum o çocuğun kanlı suratını, karartılan hayatıni gormeyeyim , annelerin feryadini duymayayım. Diyorum ama olmuyor olmuyor olmuyor.
Yok olsak ya?
Kaldiramiyorum.
13 Temmuz 2016 Çarşamba
Afrika örgüsü
Şimdi kafamda deli afrika örgüleri.....
Nasıl karar verdim? Nerden esti?
Valla ilk öncelikle şunu söyleyeyim, saçımda radikal değişiklikler yapmayı seviyorum.
Evvelden beri kabarık ,kıvircık ve örgülü saçlara hayranlık duymuşumdur.
Tee leğende yıkandığim zamanlarda bile tuttururdum anne saçımı ör annee saçımı örr aneaaa 😲 Annemde ne yapsın o zamanlar sıkıntıları büyük, çocuklarını yıkamak için zar zor ayirabildiği süre için şükür eder durumdaydı. E bende belalı ve sıkıntılı bir çocuk olduğumdan ısrarcı tavrıma daha fazla dayanamayıp pes eder ve hizli hizli saçımı örerdi. Çokta düzgün olmayan o örgülerimle bir iki gün dururdum. Sonra örgülerimi açar bir sonraki yıkanma gününe kadar kıvırcık gezerdim.. 😀 aman ne hoşuma giderdi.
Sonra büyüdüm kendi işimi kendim halleder oldum. Gazete kâğıtlarından şerit şerit kesip bigudi haline getirirdim. Geceden yıkadığım saçımı hiç üşenmeden küçük küçük kısımlara ayırıp hazırladığım kâğıtlara sarardım. İşkenceli bir gecenin ardından sabah oluncada kâğıtları tek tek açıp, bir Merinos koyunu olarak okula giderdim.
Aşağıdaki fotoda o günlerden bir örnek 😊
Nasıl karar verdim? Nerden esti?
Valla ilk öncelikle şunu söyleyeyim, saçımda radikal değişiklikler yapmayı seviyorum.
Evvelden beri kabarık ,kıvircık ve örgülü saçlara hayranlık duymuşumdur.
Tee leğende yıkandığim zamanlarda bile tuttururdum anne saçımı ör annee saçımı örr aneaaa 😲 Annemde ne yapsın o zamanlar sıkıntıları büyük, çocuklarını yıkamak için zar zor ayirabildiği süre için şükür eder durumdaydı. E bende belalı ve sıkıntılı bir çocuk olduğumdan ısrarcı tavrıma daha fazla dayanamayıp pes eder ve hizli hizli saçımı örerdi. Çokta düzgün olmayan o örgülerimle bir iki gün dururdum. Sonra örgülerimi açar bir sonraki yıkanma gününe kadar kıvırcık gezerdim.. 😀 aman ne hoşuma giderdi.
Sonra büyüdüm kendi işimi kendim halleder oldum. Gazete kâğıtlarından şerit şerit kesip bigudi haline getirirdim. Geceden yıkadığım saçımı hiç üşenmeden küçük küçük kısımlara ayırıp hazırladığım kâğıtlara sarardım. İşkenceli bir gecenin ardından sabah oluncada kâğıtları tek tek açıp, bir Merinos koyunu olarak okula giderdim.
Aşağıdaki fotoda o günlerden bir örnek 😊
Resimde de görüleceği üzere bacimida fazlasıyla etkileyip kendime benzettiğim doğrudur.
Çok tatli değil mi ama? oda o sıralar ana okuluna gidiyordu. 😘
Sonra maşa çıktı mertlik bozuldu 😊
Üniversitede devam.....
Ama baktim artık hergün hergün uğraşmak sıkıntı dedim kalıcı birsey yapmalı ve mutlu olmalıyım.
Hopp perma.
Yaklaşık bir sene boyunca rahat ettim valla.
E uzun bir süre perma kullandığım için saçım hem yıprandı hemde degisik bir hal almaya başladı.
Bu seferde kısacık kestirdim. ☺
Bu modelide sevdim doğrusu 😊
Neyse...
Biraz saçımı uzattiktan sonra sıra yıllardır hep istediğim rastayı yaptırmaya gelmişti.
İyi bir araştırmadan sonra bir yerle görüşmeye gittim filan derken o sıra vazgeçmem için farklı sebeplerim oldu. Şimdilik bu hevesimi bir kenara bıraktım. Sebeplerden en önemlisine kısaca bir değinecek olursam. Bende sinüzit ve migren sandiğim bir baş ağrısı var. Her zaman olmasa da arada zorluyor. Ee rastalı saç ıslandığı zaman daha bir ağır oluyor ve çok zor kuruyor. Bu da benim gibi bir insan için fazla riskli bir durum. Ama mutlaka kısa bir dönemde kulanacak olsam yaptırmak istiyorum. ❤
Ulen yine konuşasım gelmiş benim asıl konuya bir türlü gelemedim iyi mi?
Tamam tamam.
Kısa bir araştırma sonrası hoşuma da giden şu anda kullandigim afrika örgülerini yaptirmaya karar verdim.
Çok şeker 3 Afrikalı bayan arkadaş 4 saatte saçımı örüp harkulade bir iş çıkardılar..
Öncesinde de tek endişem,( saçım ince telli ve maalesef gür olmadığı için )
Acaba dipleri çok gözükür mü?
Gözükse de nasıl durur? Sorularının cevabıydi.
Çok şükür korktuğum kadar kötü olmadi.
Ama bir hafta filan Çin işkencesi gibiydi. Saçım diplerden sıkı örüldüğü için canım çok yanıyordu. Rüyalarımda saçlarimin koptuğunu görüp ağliyordum... Dipleri kızarmaya başlamıştı. Moralmen çöküşteyken ,okuduğum yorumlar bir nebze de olsa yüreğime su serpiyordu.
Biraz sabır....
Acaba benim gibi ilk bir hafta problem yaşayan var mı ? Merak ediyorum doğrusu.
Çok acitasyon oldu beee.
Saçım ince telli işte normal zaar.
Neyse tüm sıkıntılar ikinci hafta son buldu. Saç kendini saldı istediğim gibi toplayıp, şekle sokabilir duruma geldim.
Şu anda üçüncü haftadayim ve dahada rahatım.
Ya bennnn çok alıştım.
2-3 ay sonra nasıl vazgececegim bu saçlardan? :(
Kullanması gerçekten sanıldığı kadar zor değil.
Sadece kurumasi 2500 saat sürüyor 😊
Ama sorun değil.
Saçlarım uzun ve istediğim gibi artık. Önemli olan benim nasıl hissettiğim.
Gelelim dışarıdaki tepkilere.. !
Ailem ve yakın arkadaşlarım sevdiler.
Ben mutlu olunca onlarda mutlu oluyorlar.
Çevreme göre biraz marjinal bir tip kaçtığımdan değişik bakışlara maruz kalmıyorum değil.
Ama alıştım.
İnsanların aklındaki bitli ve pis olduğum düşünce kaosunu farkedebiliyorum bazen.
Hatta geçende tahminimce 16 17 yaşlarındaki bir kız annesine beni göstererek, bakkk ne güzel bende yaptırmak istiyorum dedi.
Annesi ne dese beğenirsiniz?
Kızım onlar bitli, pis kokuyor ve saç mahvoluyor?
Onlar?
Bitli?
Pis?
😂😂😂
Temizlik şahsın kendisiyle alakalıdır.
Yıkanırsan temiz olursun. Yikanmazsan pis.
Kişisel bir durum yani.
Saçın yıprandığını da hiç düşünmüyorum hatta çok işlem görmüş saçların dinlenmesi için ideal bir tercih bile olabilir.
En çokta yaşlıların tepkileri beni çok güldürüyor.
Kızım şimdi sen her defasında nasıl bunları çözüp yıkanıyon?
Açmıyorum ki amcacığım böyle yıkıyorum.
Ennee tövbe tövbe 😊
Valla foşur foşur yıkıyon hiç birşey olmuyor.
Şimdilik bu kadar.
Örgüleri açınca bende merak ediyorum saçlarımın durumunu?
Bakcezz artık.
Buraya kadar okudun mu?
Sabrına bravo ☺
😊😊 Mutlu kal. 😊😊
Not: Soru , görüş ve önerilerinize alabilirim.
Telefonla yazdığım için imla ve diğer hatalarımı görmeyiverin olur mu?
Teşekkür ederim.
1 Mayıs 2016 Pazar
1 Mayıs
Merhaba,
Kimler sevdiği işi- mesleği yapıyor ?
Kimler sevmediği işi -mesleği yapıyor ?
Hangi soru daha çok insan tarafından cevaplanir?
Eminim ki ikinci soru...
Çok tuhaf bir sistem var ülkemizde.
Zorunlu bırakıldığımız seçimler yüzünden istemediğimiz hayatlara itilerek yaşıyoruz. Yada kısıtlanıyoruz.
Sonuçlarına da katlaniyoruz.
Meslek seçimi;
Kendimden örnek verecek olursam. 18 yaşımda çalışmak zorunda kaldım. Tecrübesizdim ve ne iş yapacağımı bilmiyordum. Kendime de güvenim yoktu.
Acil işe girmem gerektiği için ilk önce kuaforlere, gözlükçülere, hastanelere ve benzeri iş yerlerine bakindim epey bir süre. Hatta Kadıköyde bir kuaför ile görüştümeye gittim. Ne akla hizmetse😑 bari yakınlarda biryerlere bak dimi ? İşte, diyorum ya sistem seni itiyor, acele etmem gerek ve seçme lüksüm yok.
Neyse kuzenimle birlikte gittik görüşmeye Sağolsun yanlız bırakmadı beni. Genelde hep öyle olur ;)) girdik içeriye...
Yere düşen saçlarrr , Fön makinesinin sesiyle karışan kahkaha sesleri , söylenerek temizlik yapan çırak.... Basık bir hava.
Ağır çekimdeki bir film edasıyla hafızama kaziniyor tüm kareler.
Ve itiraf etmeliyim ki , o anda ağlamak istedim. Neden bilmiyorum ama yapamayacağımı bildiğim halde orada olmak, anlamsız duygulara itmiŞti beni. Çenem büzüşecek ve bunu fark edecekler diye korkmuştum hatta ;))
Toyluk mu?
Zayıflık mi ?
Salaklik mi? bilmem.
Ama engellenemez hisler içersindeydim işte.
Himm bu arada kuaför fobisi olan bir insanim. Belki tuhaf gelebilir ama öyle işte. Bu fobi de böyle hissetmeme ekstra yardimci oldu diyebilirim.
İşte adam başladı bize eski kalfasini anlatmaya. Çok dertliymis ondan yana. Neredeyse benimle ilgili ,neyapacagima dair en ufak bir konu girişiminde bile bulunmadan bırrr bırrr konuşuyor.
Bizde dinliyoruz tabi. Neyse adam çok namusuna düşkünmüşte. Sahilde de kizi bir erkekle dolaşirken görmüşte...Çok sinirlenmiş bu duruma , hemen çıkarmış kızı işten.
Adamın son cümlesi "zaten kız motordu." oldu.
(Töbee ne anlatıyor bu adam ?)
Daha fazla konuşmasına fırsat vermeyip gayet anlamsız geçen bu görüşmeyi sonlandırdik. Öğğkkkk..
Ve orayı terk ettik.
AllahIm yardım et!
(Yanlış anlaşılmasın işini hakkiyla yapan düzgün seviyeli kuaforler var elbet. Her yer bir değil.)
Bir iki yerden sonra yine kuzenimin tanıdığı aracılığı ile kurumsal bir şirkete girdim. Biraz şansa oldu aslında.
Kul sıkışmadan Hızır yetişmezmiş.
Bu arada kuzenime ,burdan bir kez daha teşekkür ediyorum. Herşey için.
O benin icin yanliz kuzen degil,
CAN DOSTUM.
Hep yardimcim oldu. Maddi manevi her konuda. Allah bizi birbirinizden ayirmasin.
Neyse şimdi duygusala bağlamayayım. Yoksa çok pis sulu gözlü bir insan oluyorum... Zira suratimin nemrutluğuna da hiç yakışmıyor :))
Neyse gel zaman git zaman 2 sene gibi bir süre çalıştım. Tabi herkes gibi benimde iyi kötü zamanlarım oldu, İlk iş deneyimimde.
Uuuu 8-9 sene olmuş yanilmiyorsam. Orada tanıştığım ve hala görüştüğüm arkadaşlarıma da selam olsun :))
Son zamanlara doğru üniversite kelimesi beynimi kemirmeye başlamıştı. Çok bunalımıştım gerçekten. Artık işçi değil öğrenci olmak istiyordum.
Ammma yok diyordum, çalış... çalış... çalış....
Betül yine mutsuz yine umutsuz. :(
Ailemde bu durumun farkındaydı elbet. O zamanlarda kendimizi toparlamistik çok şükür.
Babam gizliden bankaya sınav harç parasini yatırmış, banada süpriz yapmak istemiş. Son dakka haber veriyor.
Be mübarek bari önceden de bana ,bende ona göre çalışayım :)) bir nevi emirvaki gibi oldu yani.
Sınava ne kadar sürem varrr? 1-2 ay mi ne yalan olmasın.
Ben bunu öğrendim bir çalışıyorum uuuhuuu. :)
Hatta iş yerinde gizlice test çözüyorum kameralara yakalanmamak için üstün çaba harcıyorum filan.
Sınav günü geldi , girdim ve sonuçlar açıklandı. Puanim istediğim bölüme uzak tabi.
Sevinsem mi üzülsem mi?
Ne yapacağım?
Çok düşünme lüksüm de yok aslında.
Tekrar sinava hazirlanmaya zamanım da yok. Akıl verecek kimsemde. Kendim karar vermeliyim. Ve şöyle düşündüm. Okul bitecek ve ben çalışacağım. Yani hayat boyu çalışacağım ,bu puanı mantıklı bir bölüm için kullanmaliyim. Hımmm hangi meslekte cumartesi pazar tatil ? Araştır Betül...
O kadar bunalımışım ki en önemli sebeb bu. Komik ama mantıklı.; )
Erken işçi olmanın kafası :)))
Buldum... Dış ticaret. Harikaaa ,hem yurt dışı hayallerimde var. Bu bölüm yararlı olur benim için. Gezerim lenn hep. :)) Allahım ne kadar akıllı bir kızım.
(Ne alağkaysaaa)
Okuduk işte iki sene. Koca güzel iki yıl geçirdim. (Bu bölüm bir kaç cümle ile anlatılmaz ayrıca belki bir gün yazarım.)
Okul bitti. Napcamm şimdi?
Deneyimmm, tecrübeeee ,deneyim tecrübeeeeeeeeeee.
Eeeeeeee
Alın da biriniz. Nasıl tecrübe edincem ben ? Alla allaa. Gittim is kura başvurdum. Valla şaşırttılar beni, hemen ilgilenip akabinde biryer ayarladılar.
Oooo giydim topuklulari ,çektim fönümü ,gittim görüşmeye. Heyecan dorukta.
Alındım İşe. Çünkü öğretilmek üzere arıyorlarmış zaten.
Nasıl mutluyum.
Sonuç..
Hiç birşey öğrenemedim 8 ay boyunca. Çay götür, su götür ,cuma temizlik yap. E hani dosya hani evrak ? Verseniz olmaz mı kıyısından. Bi bakıveremm... goklasaydım baremm.
Gozüm parada değül yeterkü öğreneyim abiiiciim :)))
Öyle böyle ayrıldım ordanda.
Sonra baska bir yere gittim görüşmeye.Güyyaa tecrübem var yaa. .
Hemen alındım nihahaa..
Ne kadar şanslı bir kizzz:))))
İlk iş günümdeyim yoğunluktan bunalmış, çok aksiii bir kız var, ona yardim edecegim. Bana şu beyannameyi yaz dedi. Bende tamam dedim. Seviniyorum şimdi tabi,
Len fatura alman faturası adet yerinde de almanca yazıyor. Saksıyı çalıştıramayInca da ... acele edip; Şeyyy pardon adetler nerede yazıyor acaba? diye sormuş bulundum. 10 dk olmadi patronun odasındayız.
Bu kız daha adetleri okumayı bilmiyoğğ. Bana yardım edemezzz. Diye başladı siteme ,,tecrübesi bol arkadaş.
Betül hanim biz sizi tecrübeli diye aldık ama? Böyle olmaz ki.
Göstersen ne olur lennn?
Bu kazığıda unutmadım.
Ve asla kimseye böyle davranmadim. Davranmamda.
Neyse ertesi günü oldu ben çıkıyorum kafama koydum.
Yani gitcem diyecem kusura bakmayın.
Derken patronla bu tecrübeli arkadaş çok fenaa tartıştı...
Kız çekti gitti.
Ben şey bişee diyeceydimm emme lakin ?
Zorttt. Kaldım.
Hani derler ya, yüzmeyi denize atlamadan öğrenemezsin diye.. ahanda aynen öyle oldu. Ne kabus günlerim oldu. Uzun mesailer,aç kalmalar, çiş tutmalar sonucunda işide öğrendim. Vazgeçilmez bir elemandım artık.
Aptallik.
Ayrinti yazamayacagim şimdi.. zaten yazmakta istemiyorum.
Tam iki sene olmuştu ,ama bana 10 yıl gibi geliyordu. Çünkü çok yıprandım.
Sevdiklerim artık yeter kendini düşün diyene kadar alışmış ,kudurmuş sistemin sömürülen işçisiydim.
Baktim akıl sağlığım elden gidiyor.
Ayrildim ordanda. Kolay olmadı tabi.
Bu arada mesleğimi söylemedim ya laa Allahim kaptırdım kendimi.:)) bu meslek adamı böyle eserekli yapıyor kusura kalmayın artık. .
Gümrük müsavirliginde müsteri temsilcisiyim. Yani firmalarin , ithalat-ihracatlarinin gümrükte ki tüm takibini yapıyorum. Falan filan. Gıcık ve bol stresli bir iş.
Yok ya dedim ben bu mesleği yapmayacağım.
Sevmiyorum. Zorla değil ya.
Biraz kafamı dinlicem sonra ne yapacağıma karar veririm.
Neyse bir kaç ay dinlendim. Sabahlari Müge Anlıya baktım annemle. :) okunmayı bekleyen romanlarımı bitirdim.
Kimsesiz çocuklarla ilgilendim bir süreliğine. Gerçi çalışırken de gidiyordum fakat zamanım dardı.( Şimdi bir kaç sebepten ötürü gidemiyorum)
Tatilim güzeldi valla hiç sıkılmadm. Makyaj yapıp kendimi iyi hissediyordum.
Çok Huzurluydum.
Yapacak birşeyim de mutlaka oluyordu.
Bu arada sar baştan tekrar üniversite sınavına hazırlanmayı bile düşündüm ama yeterli gücü bulamadım kendimde.
Galiba o defter benim için kapandı :(
Bu işlerde hiç belli olmaz gerçi amma.
Neyse aylar geçiyor ama parasızlık geçmiyor.
Lağnettt gelsinnn. Corç.
Herşey bu maniyy yüzünden dostum.
Biz harika bir ikili olabildik.
Özgürlük ve ben. Düşünsene.😎
Acı gerçeğe geri dön Betül.
Neyse şu anda da (farklı bir yerde) mecburen kürkçü dükkanı misali yuvarlanıp gidiyorum.
İnşallah bir yere çarpmam.:)
Galiba artık zengin goca bulmanın zamanı geldi. :)
Sonuçta Gocaa parası, helal yaneğ :))
Şaka bir yana benim yine durumum iyi sayılır dimi ama ?
Bir çok kişiye göre,nankör bile görünebilirim, ki bazen ben bile kendime Ne istiyorsun? Belanı mi? Diyiveriyorum.
Ne kadar sıkıntı çeken insanlar var nelerle nelerle uğraşıyorlar. Bak etrafına.
Allah yardımcıları olsun.
(Tabi tam tersi durumda olanlar da var :) doğuştan şanslı ) :) neyse konumuz bu değil Corç.
Fakat böyle diye de azı istemek ne demek? Mutsuz olduğun yerde kalmak ne demek? Hakkını aramamak ne demek ?Diyorum kendime.
Allah bile benden fazla fazla isteyin diyor. Aç gözlülükle karıştırmadan, sen iste, umut et.
Sonra da çabala dimi ama.
Verip vermemek te Rabbime kalmış.
Herşey insan oğlu için ,fazlası da eksiği de.
Belki istediğim mesleği yapsaydim sistemin diğer kötu kardeşiyle kavga edecektim. Bilemiyorum.
Hem işçinin kavgası biter mi hiç?
Bitmez.
Bugün 1 Mayıs.
Anlamlı ama anlamsızlaştırılmaya çalıştırılan İşçi bayramı.
Kutlu olsun mu?
Elinden ne geliyorsa kendin için.
Yap onu.
Buraya kadar da okuduysanız valla bravo. (Şakkk şakk şakk) :)
Sevgiyle Umutla...
Yazmak isterseniz dinlerim.
Not: Yaptığınız yorumlar önce tarafımca okunup, sakinca görülmediği taktirde yayımlanacaktır
Kimler sevdiği işi- mesleği yapıyor ?
Kimler sevmediği işi -mesleği yapıyor ?
Hangi soru daha çok insan tarafından cevaplanir?
Eminim ki ikinci soru...
Çok tuhaf bir sistem var ülkemizde.
Zorunlu bırakıldığımız seçimler yüzünden istemediğimiz hayatlara itilerek yaşıyoruz. Yada kısıtlanıyoruz.
Sonuçlarına da katlaniyoruz.
Meslek seçimi;
Kendimden örnek verecek olursam. 18 yaşımda çalışmak zorunda kaldım. Tecrübesizdim ve ne iş yapacağımı bilmiyordum. Kendime de güvenim yoktu.
Acil işe girmem gerektiği için ilk önce kuaforlere, gözlükçülere, hastanelere ve benzeri iş yerlerine bakindim epey bir süre. Hatta Kadıköyde bir kuaför ile görüştümeye gittim. Ne akla hizmetse😑 bari yakınlarda biryerlere bak dimi ? İşte, diyorum ya sistem seni itiyor, acele etmem gerek ve seçme lüksüm yok.
Neyse kuzenimle birlikte gittik görüşmeye Sağolsun yanlız bırakmadı beni. Genelde hep öyle olur ;)) girdik içeriye...
Yere düşen saçlarrr , Fön makinesinin sesiyle karışan kahkaha sesleri , söylenerek temizlik yapan çırak.... Basık bir hava.
Ağır çekimdeki bir film edasıyla hafızama kaziniyor tüm kareler.
Ve itiraf etmeliyim ki , o anda ağlamak istedim. Neden bilmiyorum ama yapamayacağımı bildiğim halde orada olmak, anlamsız duygulara itmiŞti beni. Çenem büzüşecek ve bunu fark edecekler diye korkmuştum hatta ;))
Toyluk mu?
Zayıflık mi ?
Salaklik mi? bilmem.
Ama engellenemez hisler içersindeydim işte.
Himm bu arada kuaför fobisi olan bir insanim. Belki tuhaf gelebilir ama öyle işte. Bu fobi de böyle hissetmeme ekstra yardimci oldu diyebilirim.
İşte adam başladı bize eski kalfasini anlatmaya. Çok dertliymis ondan yana. Neredeyse benimle ilgili ,neyapacagima dair en ufak bir konu girişiminde bile bulunmadan bırrr bırrr konuşuyor.
Bizde dinliyoruz tabi. Neyse adam çok namusuna düşkünmüşte. Sahilde de kizi bir erkekle dolaşirken görmüşte...Çok sinirlenmiş bu duruma , hemen çıkarmış kızı işten.
Adamın son cümlesi "zaten kız motordu." oldu.
(Töbee ne anlatıyor bu adam ?)
Daha fazla konuşmasına fırsat vermeyip gayet anlamsız geçen bu görüşmeyi sonlandırdik. Öğğkkkk..
Ve orayı terk ettik.
AllahIm yardım et!
(Yanlış anlaşılmasın işini hakkiyla yapan düzgün seviyeli kuaforler var elbet. Her yer bir değil.)
Bir iki yerden sonra yine kuzenimin tanıdığı aracılığı ile kurumsal bir şirkete girdim. Biraz şansa oldu aslında.
Kul sıkışmadan Hızır yetişmezmiş.
Bu arada kuzenime ,burdan bir kez daha teşekkür ediyorum. Herşey için.
O benin icin yanliz kuzen degil,
CAN DOSTUM.
Hep yardimcim oldu. Maddi manevi her konuda. Allah bizi birbirinizden ayirmasin.
Neyse şimdi duygusala bağlamayayım. Yoksa çok pis sulu gözlü bir insan oluyorum... Zira suratimin nemrutluğuna da hiç yakışmıyor :))
Neyse gel zaman git zaman 2 sene gibi bir süre çalıştım. Tabi herkes gibi benimde iyi kötü zamanlarım oldu, İlk iş deneyimimde.
Uuuu 8-9 sene olmuş yanilmiyorsam. Orada tanıştığım ve hala görüştüğüm arkadaşlarıma da selam olsun :))
Son zamanlara doğru üniversite kelimesi beynimi kemirmeye başlamıştı. Çok bunalımıştım gerçekten. Artık işçi değil öğrenci olmak istiyordum.
Ammma yok diyordum, çalış... çalış... çalış....
Betül yine mutsuz yine umutsuz. :(
Ailemde bu durumun farkındaydı elbet. O zamanlarda kendimizi toparlamistik çok şükür.
Babam gizliden bankaya sınav harç parasini yatırmış, banada süpriz yapmak istemiş. Son dakka haber veriyor.
Be mübarek bari önceden de bana ,bende ona göre çalışayım :)) bir nevi emirvaki gibi oldu yani.
Sınava ne kadar sürem varrr? 1-2 ay mi ne yalan olmasın.
Ben bunu öğrendim bir çalışıyorum uuuhuuu. :)
Hatta iş yerinde gizlice test çözüyorum kameralara yakalanmamak için üstün çaba harcıyorum filan.
Sınav günü geldi , girdim ve sonuçlar açıklandı. Puanim istediğim bölüme uzak tabi.
Sevinsem mi üzülsem mi?
Ne yapacağım?
Çok düşünme lüksüm de yok aslında.
Tekrar sinava hazirlanmaya zamanım da yok. Akıl verecek kimsemde. Kendim karar vermeliyim. Ve şöyle düşündüm. Okul bitecek ve ben çalışacağım. Yani hayat boyu çalışacağım ,bu puanı mantıklı bir bölüm için kullanmaliyim. Hımmm hangi meslekte cumartesi pazar tatil ? Araştır Betül...
O kadar bunalımışım ki en önemli sebeb bu. Komik ama mantıklı.; )
Erken işçi olmanın kafası :)))
Buldum... Dış ticaret. Harikaaa ,hem yurt dışı hayallerimde var. Bu bölüm yararlı olur benim için. Gezerim lenn hep. :)) Allahım ne kadar akıllı bir kızım.
(Ne alağkaysaaa)
Okuduk işte iki sene. Koca güzel iki yıl geçirdim. (Bu bölüm bir kaç cümle ile anlatılmaz ayrıca belki bir gün yazarım.)
Okul bitti. Napcamm şimdi?
Deneyimmm, tecrübeeee ,deneyim tecrübeeeeeeeeeee.
Eeeeeeee
Alın da biriniz. Nasıl tecrübe edincem ben ? Alla allaa. Gittim is kura başvurdum. Valla şaşırttılar beni, hemen ilgilenip akabinde biryer ayarladılar.
Oooo giydim topuklulari ,çektim fönümü ,gittim görüşmeye. Heyecan dorukta.
Alındım İşe. Çünkü öğretilmek üzere arıyorlarmış zaten.
Nasıl mutluyum.
Sonuç..
Hiç birşey öğrenemedim 8 ay boyunca. Çay götür, su götür ,cuma temizlik yap. E hani dosya hani evrak ? Verseniz olmaz mı kıyısından. Bi bakıveremm... goklasaydım baremm.
Gozüm parada değül yeterkü öğreneyim abiiiciim :)))
Öyle böyle ayrıldım ordanda.
Sonra baska bir yere gittim görüşmeye.Güyyaa tecrübem var yaa. .
Hemen alındım nihahaa..
Ne kadar şanslı bir kizzz:))))
İlk iş günümdeyim yoğunluktan bunalmış, çok aksiii bir kız var, ona yardim edecegim. Bana şu beyannameyi yaz dedi. Bende tamam dedim. Seviniyorum şimdi tabi,
Len fatura alman faturası adet yerinde de almanca yazıyor. Saksıyı çalıştıramayInca da ... acele edip; Şeyyy pardon adetler nerede yazıyor acaba? diye sormuş bulundum. 10 dk olmadi patronun odasındayız.
Bu kız daha adetleri okumayı bilmiyoğğ. Bana yardım edemezzz. Diye başladı siteme ,,tecrübesi bol arkadaş.
Betül hanim biz sizi tecrübeli diye aldık ama? Böyle olmaz ki.
Göstersen ne olur lennn?
Bu kazığıda unutmadım.
Ve asla kimseye böyle davranmadim. Davranmamda.
Neyse ertesi günü oldu ben çıkıyorum kafama koydum.
Yani gitcem diyecem kusura bakmayın.
Derken patronla bu tecrübeli arkadaş çok fenaa tartıştı...
Kız çekti gitti.
Ben şey bişee diyeceydimm emme lakin ?
Zorttt. Kaldım.
Hani derler ya, yüzmeyi denize atlamadan öğrenemezsin diye.. ahanda aynen öyle oldu. Ne kabus günlerim oldu. Uzun mesailer,aç kalmalar, çiş tutmalar sonucunda işide öğrendim. Vazgeçilmez bir elemandım artık.
Aptallik.
Ayrinti yazamayacagim şimdi.. zaten yazmakta istemiyorum.
Tam iki sene olmuştu ,ama bana 10 yıl gibi geliyordu. Çünkü çok yıprandım.
Sevdiklerim artık yeter kendini düşün diyene kadar alışmış ,kudurmuş sistemin sömürülen işçisiydim.
Baktim akıl sağlığım elden gidiyor.
Ayrildim ordanda. Kolay olmadı tabi.
Bu arada mesleğimi söylemedim ya laa Allahim kaptırdım kendimi.:)) bu meslek adamı böyle eserekli yapıyor kusura kalmayın artık. .
Gümrük müsavirliginde müsteri temsilcisiyim. Yani firmalarin , ithalat-ihracatlarinin gümrükte ki tüm takibini yapıyorum. Falan filan. Gıcık ve bol stresli bir iş.
Yok ya dedim ben bu mesleği yapmayacağım.
Sevmiyorum. Zorla değil ya.
Biraz kafamı dinlicem sonra ne yapacağıma karar veririm.
Neyse bir kaç ay dinlendim. Sabahlari Müge Anlıya baktım annemle. :) okunmayı bekleyen romanlarımı bitirdim.
Kimsesiz çocuklarla ilgilendim bir süreliğine. Gerçi çalışırken de gidiyordum fakat zamanım dardı.( Şimdi bir kaç sebepten ötürü gidemiyorum)
Tatilim güzeldi valla hiç sıkılmadm. Makyaj yapıp kendimi iyi hissediyordum.
Çok Huzurluydum.
Yapacak birşeyim de mutlaka oluyordu.
Bu arada sar baştan tekrar üniversite sınavına hazırlanmayı bile düşündüm ama yeterli gücü bulamadım kendimde.
Galiba o defter benim için kapandı :(
Bu işlerde hiç belli olmaz gerçi amma.
Neyse aylar geçiyor ama parasızlık geçmiyor.
Lağnettt gelsinnn. Corç.
Herşey bu maniyy yüzünden dostum.
Biz harika bir ikili olabildik.
Özgürlük ve ben. Düşünsene.😎
Acı gerçeğe geri dön Betül.
Neyse şu anda da (farklı bir yerde) mecburen kürkçü dükkanı misali yuvarlanıp gidiyorum.
İnşallah bir yere çarpmam.:)
Galiba artık zengin goca bulmanın zamanı geldi. :)
Sonuçta Gocaa parası, helal yaneğ :))
Şaka bir yana benim yine durumum iyi sayılır dimi ama ?
Bir çok kişiye göre,nankör bile görünebilirim, ki bazen ben bile kendime Ne istiyorsun? Belanı mi? Diyiveriyorum.
Ne kadar sıkıntı çeken insanlar var nelerle nelerle uğraşıyorlar. Bak etrafına.
Allah yardımcıları olsun.
(Tabi tam tersi durumda olanlar da var :) doğuştan şanslı ) :) neyse konumuz bu değil Corç.
Fakat böyle diye de azı istemek ne demek? Mutsuz olduğun yerde kalmak ne demek? Hakkını aramamak ne demek ?Diyorum kendime.
Allah bile benden fazla fazla isteyin diyor. Aç gözlülükle karıştırmadan, sen iste, umut et.
Sonra da çabala dimi ama.
Verip vermemek te Rabbime kalmış.
Herşey insan oğlu için ,fazlası da eksiği de.
Belki istediğim mesleği yapsaydim sistemin diğer kötu kardeşiyle kavga edecektim. Bilemiyorum.
Hem işçinin kavgası biter mi hiç?
Bitmez.
Bugün 1 Mayıs.
Anlamlı ama anlamsızlaştırılmaya çalıştırılan İşçi bayramı.
Kutlu olsun mu?
Elinden ne geliyorsa kendin için.
Yap onu.
Buraya kadar da okuduysanız valla bravo. (Şakkk şakk şakk) :)
Sevgiyle Umutla...
Yazmak isterseniz dinlerim.
Not: Yaptığınız yorumlar önce tarafımca okunup, sakinca görülmediği taktirde yayımlanacaktır
25 Mart 2016 Cuma
Beyin istismarı
Sevgili bloğum ve değerli okurum, Merhaba.
Malumunuz ülkecek sıkıntılı günler geçiriyoruz. Hatta genelde çoğu dünya ülkeleri içinde durum aynı.
Ama ben kendi ülkemdeki kanıma dokunan bir durum hakkında biraz içimi dökmek istiyorum.
Eğer bugün bir şeye sevinmişsen mutlu olmuşsan, okuma yazımı. Moralin bozulmasın, zira artık çok zor mutlu oluyoruz. Bu yazıda sıkmasın seni anlayacağın.
O kadar çok konu varki konuşulacak ,düşünelecek, üzülünecek ve hatta kahrolunacak. Ama ben toplumumuzun en büyük sorunlarından biri olan , artık önüne geçilemeyen, zaten bunun içinde çokta çaba harcanmayan (bence) ' tecavüz ve istismar ' konusu. Az buçuk değineceğim.
Gerçekten artık nefret dolu düşüncelerden kendimi alıkoyamıyorum. Hatta paranoyak seviyesine geldim diyebilirim. Eminim ki bu durum sadece benim için geçerli değil. Bir çoğumuz aynı hisler içerisinde.
Geçen minibüse bindim. İneceğim sırada arkadan bir kadın iki küçük çocuğu ve elindeki birkaç poşetiyle inmeye çabalıyordu. Ben ön tarafta olduğum için yardım edemedim, kadınla aramızda insan kalabalığı vardı., Neyse arkadan bir adam ,ben yardım edeyim dedi. Kız çocuğunu kucağına aldı inmesine yardımcı oldu. Kadın teşekkürünü etti ve herkes yoluna devam etti.
Herşey normal yani ,ama benim kafamdaki anlık düşünceler, hisler normal değil işte.. bunu fark ettim. Adamın çocuğa nasıl temas ettiğine, elinin nerde olduğuna ,yüzünün ifadesine baktım. Maalesef.
Gözümü öyle bir dikmişim ki adama, bir ara fark etti beni, ama muhtemelen anlam veremedi ve kafasını çevirdi. Bende hemen kendimi topladım. Sonra pişman oldum. Off Betül saçmalama kendine gel. Adam gayet iyi niyetliydi, Neler düşünüyorsun öyle? Tövbeee.
Artık genel olarak kendimi iyice güvensiz hissediyorum.. Ve ne yazıkki düşüncelerimede engel olamıyorum.
Allah bir kadına hediyelerin en güzelini bahşediyor,çok kutsal birşey bu. Kadının tamamen hayatı değişiyor artık sadece kadın değil aynı zamanda anne oluyor. Yine aynı şekilde bir erkeğe ,belkide hayatındaki en güzel duyguları yaşamasına fırsat veriyor..
Anne 9 ay o hediyeyi sabırla bekliyor kendi vücudunda, müthiş sancılarla doğuruyor
Anne de Baba da gözünden sakınıyorlar evlatlarını. Geceleri ,gündüzleri olmadan pamuklara sarıp sarmalayıp büyütüyorlar. Babası evladıyla oyunlar oynuyor ilerde yapacakları aktiveteler hakkında hayal kurup, planlar yapıyor mesela.
Ve sapığın biri bir gün gelip tüm aile bireylerinin hayatını mahvediyor.
Tarifi mümkün olmayan acılar yaşatıyor........
Düşünsenize???
Kabul edilemez. Hazmedilemez. Unutulamaz. Çıldırılası bir durum.
Her taraf sapık ve aynı zihniyeti taşıyan insanlarla dolu maalesef. Hergün aynı haberler, hiç değişmeden sürekli önümüze koyuluyor. İnsan hayatına yapılan bu ağır darbe, bazen en yakınından, en güvendiğinden bazen de hiç tanımadığında geliyor.
İnsanlar bir yerlerde acı çekiyor, susuyor ve susturuluyor.
Hayatı çalınanların yaşı - cinsiyeti değişiyor kimi zaman. Mağdurlar (kız -erkek), bazen 5 bazen 15 bazen 25 yaşında olabiliyor.
Sapığın okumuşuda oluyor cahilide, müslüman gözükeni de, göz yumanı da, hatta babası ve kardeşi de.
Evet...
Çok acıdır ki bazen bu istismarlar- tecavüzler babadan ve kardeşten de gelebiliyor.
Bu cümleleri kurmak bile çok zor, buz kesiyorum. Algımı yitiriyorum sanki . Midem bulanıyor.
Aslında ayrıntı konuşulması gereken bu konu, maalesef bu tarz cümlelerle bitmeye mahkum kalıyor.
Peki biz kime güveneceğiz?
Benim gücüm sınırlı. Çok yeterli değilim belki ama en azından yettiğim kadar bilinçlendirmeye çalışıyorum etrafımdakileri. En yakınımdakilerden başlıyorum mesela. Bu konuda eğitim almadım. Herhangi bir okul bitirmedim. Fakat bende bir bireyim ve vicdan sahibiyim. Herkesin olduğu gibi benimde üzerime önemli görevler düşüyor. Bunun bilincindeyim çok şükür.
Mesela ilerde bir erkek çocuğum olursa pipini göster amcana demeyeceğim. Ne kızlar ağlatırsın sen dedirtmeyeceğim kimseye. Bayanlara nasıl yaklaşılması gerektiğini dilimin döndüğü kadarıyla anlatacağım. Cinsiyet farkını anlatırken de kendisi üstün görecek şekilde hissettirmeyeceğim. Eğer kız çocuğum olursa da durum farklı olmayacak. Kendini değersiz ve yetersiz olduğu hissine kapılmasına asla izin vermeyeceğim. Mesela dinimizi korkutarak anlatmayacağım. vs.( çok örnek verilebilir)
Son nefesime kadar koruyup kollayacağım anlatacağım.
Farkında olup isteyelim yeter.
Unutmayın kötü insanlarında bir annesi, babası var.
Şimdi gelelim olayın farklı ve epey önemli bir boyutuna.
Mesela güçlü olanlar: siyasi düşüncelerinizin içinde kurduğunuz cümlelerle sapıkları rahatlatıp, canı yananları bir kez daha öldürüyorsunuz. Çoğu durumda harekete geçmiyorsunuz. Ört bas etmeye çalışıyorsunuz. Tepki vermiyorsunuz.
Bunu neden yapıyorsunuz?
Bu konuda çoğunluk aynı fikirdeyken neden katı kurallar koymuyorsunuz? Ağır yaptırımlarınız yok.
Bu durumda insanın aklına 'Bu olaylara alışıyor muyuz yoksa alıştırılıyor muyuz?'
sorusu gelmez mi? Benim geliyor.
Ne dehşet verici bir soru.
Daha ne kadar bekleyeceğiz? daha ne kadar acı çekeceğiz? Harekete geçmeniz için daha ne kadar iğrenç şeylerin olması gerekiyor ? bu sorunları sormaktan bıktım gerçekten.
Tecavüz-taciz-istismar bedene ve ruha yapılan en büyük suçtur.
İnsanlık suçudur.
Sizde beynimizi istismar etmeyin artık?
Güçlü olan gücünü kullansın. Allaha hesap vereceksiniz unutmayın.
Sevgi ve saygıyla.
Not: Buraya kadar okuduysanız valla bravo. Fikirlerinizi paylaşabilirsiniz. (Saygı çerçevesinde)
teknolojik olarak yetersiz olduğum için içerikte sorun olabilir. Devrik cümleler vs içinde affola.
3 Mart 2016 Perşembe
Yaz gelsin diyenlerdenim.
Günaydın,
Bugün hem yazasım var hemde yok. Dengesiz halim devam ediyor. Galebee yaza girene kadarda devam edecüğğğ☺
Rüyamda abuk subuk şeyler gördüm. Beynimin sulanmasiylan birlikte hertarafimda açıkta galmuş olabilir.
Kendime şöyle güzel defterler arıyorum artık günlük tarzı birsey tutmak istiyorum. Esince yazabilecegim. Bana ait olan. Kalici olur hem ve belkem cocuklarimda okur yıllar sonra😊 öyle gurur duyarlar ,şaşirirlar belki anlamaya çalışırlar beni☺sonra anlayamazlar (ağzı yamuk emojini) şu anda 3. boyuta geçtim? yine daldim hayallere ya..
Neyse (gırtlak temizlemen sesi ) aradiğım defterin kapağı filan afilimli olacağkkk yani böyle bakittirsin gendüne ,konuşsun benimle aç la kapaaağumuu yaz benü, çiz benü, parçala benü düsünceleriynnen desün. İçimden bir Sivaslı çıktı ya la.☺ hep açıkta kalmaktan oluyo bunlar☺
Uzunca yıllar istedim ama yazamadım tam manasıyla, bir iki yazı var sakladığım ama o zamanlar ergen ve isyanci olduğumdan yazılar hep atarli ve bazen komik hehe☺ büyüyorum işte şimdi daha emin gibi bişeyim hayattan. Allah ömür verdikçe de daha büyüyeceğim biliyorum .
Sevgiyle kalın.
Ben usta bir yazar değilim. İstesemde olamam, sanırım istemem de. Öyle devrik cümlelerimle imla hatalarımla kabul edin beni. Yada etmeyin siz bilirsiniz☺ Ben garip kendi çapında bir bloggerim.
Bugün hem yazasım var hemde yok. Dengesiz halim devam ediyor. Galebee yaza girene kadarda devam edecüğğğ☺
Rüyamda abuk subuk şeyler gördüm. Beynimin sulanmasiylan birlikte hertarafimda açıkta galmuş olabilir.
Kendime şöyle güzel defterler arıyorum artık günlük tarzı birsey tutmak istiyorum. Esince yazabilecegim. Bana ait olan. Kalici olur hem ve belkem cocuklarimda okur yıllar sonra😊 öyle gurur duyarlar ,şaşirirlar belki anlamaya çalışırlar beni☺sonra anlayamazlar (ağzı yamuk emojini) şu anda 3. boyuta geçtim? yine daldim hayallere ya..
Neyse (gırtlak temizlemen sesi ) aradiğım defterin kapağı filan afilimli olacağkkk yani böyle bakittirsin gendüne ,konuşsun benimle aç la kapaaağumuu yaz benü, çiz benü, parçala benü düsünceleriynnen desün. İçimden bir Sivaslı çıktı ya la.☺ hep açıkta kalmaktan oluyo bunlar☺
Uzunca yıllar istedim ama yazamadım tam manasıyla, bir iki yazı var sakladığım ama o zamanlar ergen ve isyanci olduğumdan yazılar hep atarli ve bazen komik hehe☺ büyüyorum işte şimdi daha emin gibi bişeyim hayattan. Allah ömür verdikçe de daha büyüyeceğim biliyorum .
Sevgiyle kalın.
Ben usta bir yazar değilim. İstesemde olamam, sanırım istemem de. Öyle devrik cümlelerimle imla hatalarımla kabul edin beni. Yada etmeyin siz bilirsiniz☺ Ben garip kendi çapında bir bloggerim.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)